Kayıtlar

Mart, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

NEFESSİZ KALDIM

Şimdi gerçekten zor nefes alarak yaşamaktayım, sonunun ne olduğunu bildiğim bir sevdaya düşmekten dardayım, soruyorum gerçekten arafta mıyım, yoksa bencilce bir duyguya tutulmuş korkmakta mıyım? sana mı acım kendime mi bilemiyorum, insan olduğum için hep sevilmek istiyorum, sen benden vazgeçersen ne yaparım bilmiyorum, sana değil öfkem kendime kızıyorum. herkes kendini aldatır bu hayatta, lakin o yüksek doruklardaki ego varya, onu nasıl yeneriz bilemiyoruz, kendimize üzülmelerimizi aşk acısı sanıyoruz. şikayet etmeden nasıl anlatılır yürek acısı..............................................................konuşmadan nasıl dertleşilir ve nasıl çığlık atılır sessizce! baya uyaklı şiir yazdım galiba:D Elif Oğuz.(24.03.15)

YANILSAMA

Herkes kendine döner, kendini sever en sonunda. Acımasızca hırpalar kendini önce, sonra bir bakmış atı alan üsküdarı geçmiş. Sızlanmalar, haykırışlar, çabalar, çığlıklar öylece kalmış geçmişinde. Kimse yaşadıklarını hakkettiğini düşünmez tabi, bu öğretilen bir durumdur zannımca. Ya hakettiysek? Ya kendimiz hazırladıysak kendimizin vahim sonlarını sonra da işin içinden çıkamayıp sorunların kaynaklarını kendimizin dışında aradıysak? Fedakarlık, anlayış, çok sevmek; ya arkasına sığındığımız bir kendini aciz gösterme duvarlarıysa? Ben yaptım anlamadı; ben sevdim sevmedi; ben fedakarlık yaptım o yapmadı... Peki çeşitlerini arttırabileceğimiz bunca şeyi aslında bizden kim istedi? İnanın kimse istemiyor.. Birileri için birisi olmayı biz seçmiyor muyuz; onun kalıplarına girmeyi, bazen sadece onun sevdiği gibi biri olmayı seçen yine kendimiz değil miyiz? Yalnızlık korkusu başa bela! kendini yeterince sevemeyen ve bunun için yeterli duygusal birikime sahip olmayan günümüz insanının v...

EN SEVDİĞİNİ ACITIRMIŞ İNSAN

En sevdiğini acıtırmış insan hiç usanmadan, En sevdiğine geçermiş nazı, En sevdiğine dönermiş sırtını acımadan.. Yaralarını, yapraklarını dökermiş sonbaharda onun kucağına sanki hiç terkedilmeyecekmiş gibi tüm sırlarını tüm varlığını emanet edermiş sevdiğine.. Ama yaşam sırtımızdan geçinmeye devam etmekte. Tüm değerli anıları döküyor eteklerinden birer birer, tüm yaşananları sokuyor gözüne sırası geldikçe.. Herkes var herkes burada sanki, bir gölge gibi etrafında dolanmakta, sırtından vurmakta.. En sevdiğini bile kandırıyormuş zaman. aklını çeliyor, kalbine giriyormuş sevdiğinin, ve böylece en sevdiğini acıtıyor insan hiç usanmadan.. oysa ben güzel güllerle donatılır sanıyordum o şirin bahçeleri ve keyifli yaz akşamlarından kalma olmalıydı tüm geceler. Şimdi sana ne desem boş en sevdiğim, demek ki bir bir yok oluyormuş o lila rengi tatlı hayaller. Deniz kokusu saçlar kokmaz, ağaç yeşili gözler bakmaz oluyormuş, silinip gidiveriyormuş tüm güzel sesler.. En s...

KORKAK YOLCU

Neden ve ne zamandan beri böyle korku doluyum bilmiyorum.Bunu kendime itiraf etmem çok uzun zamanımı aldı ama artık kendimden kaçamıyorum. eskiden herşey çok farklıydı.yani ben küçükken, yada, ergen iken. Bir cesaret bir korkusuzluk, nasıl anlatsam, bilirsiniz ya; önünüzde dağlar duramaz duygusu, hayat benim ne istersem onu yapar nasıl istersem öyle yaparım cümleleri... O halleri mi o kadar özlüyorum ki. O kadar kızıyorum ki bu ıssızlığıma, sığlığıma. O kadar kızıyorum ki hissisliğime, tepkisizliğime, hayalsizliğime. Ne oldu bana ne zaman oldu yada, bilmiyorum.Ara tara bulamıyorum.Bazen də aramıyorum çünkü zaman zaman korkutuyor ruhumun derinlerde bulacağım enkaz. O enkazın altına baktığımda neler göreceğimden o kadar korkuyorum ki. Sonra da sürekli yerinde sayma,ilerleyememe durumu vuku buluyor. Kış uykusuna yatmış ve uyanmayı bekleyen kocaman yeşil bir dev gibi hissediyorum kendimi. Çok özledim, korkusuz, sanki hep kulaklarımda en sevdiğim melodiler çalıyormuşçasına yaşa...